İşleri kim yapacak?
Erp projelerinde sorundan çözüme giden en kestirme yollardan biri de işin içinde olan herkesin kendisini değerlendirip projeye katacağı artı değeri hayata geçirmesidir.
Fakat süreç pek böyle işlemiyor. Çalışma süreci içinde yöneticisinden, yazılımcısına kadar olan hiyerarşik yapıda kimse kendisi hakkında ciddi bir özeleştiride bulunmuyor. Herkes haklı, herkes en iyi, herkes masum fakat ortada da nurtopu gibi bir sorun var.
Kimse kendi kusuru ile yüzleşme ihtiyacı duymadan proje içinde ilerlemeye devam ediyor. Bu durumda daha farklı bir olay da kendini açığa çıkartıyor. O da çalışma isteğinin ortadan kalkması. Normal şartlarda %60 -ki bence bu en iyi oran- performans ile çalışan tüm personel günün sonunda %20 ila 30 seviyesinde seyrederek %100 maaş bekliyor.
Bu olayın bir de işveren bölümü var ki aslında 10 birim maaş vermesi gereken kişiye piyasa koşulları, diğer firmaların verdiği maaşlar, olası krizler, artan vergi oranları ve daha bir çok sudan sebepten ötürü 3-4 birim maaş ödemesi yapıyor. Günün sonunda gerçekten işi ehli olan ve yüksek maaşla çalışması gereken personeli düşük maaşla çalıştırmaya devam edip sonrasında da personeli daha yüksek maaş veren bir işletmeye geçtiğinde de hem hayal kırıklığına uğrayıp hem de giden personelin arkasından negatif cümleler kuruyor. Kendi içinde adaletini sağlayamamış bir şirketin, ilerleyebilmesi ve büyüyebilmesi de ne yazık ki bu şartlarda pek mümkün görünmüyor.
Bu işin özeti de kazan kazan olması gereken bir sürecin kaybet kaybettire dönmesi oluyor.