ERP projelerinde başarı ve başarısızlık, Türkiye’de iş geliştirme ve süreç yönetimi birbirinden bağımsız işlemekte. CRM ve ERP projelerinde YÖNETİCİ için hız esas olduğunda, işin içinde olan kişi için CRM ve ERP’de bilgi girişi ve yönetimi zorlayıcı olmaya başlıyor. Üstelik, günümüz yazılımlarında bir kampanya, ürün, stok, teklif tanımlamak, kullanıcılar için çok fazla süreç gerektiği düşüncesini doğurduğu ve tembellik ile atalet kavramları da bireysel duruşumuzda baskın olunca, tüm şirket içinde CRM ve ERP projeleri sorunları çok olan bir uygulama haline dönüyor.
Tüketici bilinçlendirmenin yanı sıra üreticilerin de iş süreçlerini daha stabil hale getirecek uygulama geliştirmeleri gerekmekte. Bu ikisi arasındaki uyumu sağlayacak olan da danışmanlar ve proje yöneticileri olmalı. Fakat günümüz yazılım dünyasında proje yöneticileri ve danışmanlar (hepsi değil) da sadece uygulamacı ve eğitmen olduğu için başarısızlık sürekli hale geliyor.
Batan, başarısız olan, süreklilik arz etmeyen, iş ortaklığı değişikliğine sürükleyen yani kangren olan ERP ve CRM süreçlerini iyileştirmenin yolu da üretici, aracı ve müşterinin bir araya gelip gerçek anlamda (suçlamadan) çözüm bulacağı bir döngüye girmesiyle mümkün olacaktır.
ERP projelerinde başarı mümkün mü? Görünen köyün kılavuz istediği bir çağdayız, dijitalleşme, dönüşüm, yapay zeka ve bireyselleşen tüketime ayak uydurma çabaları, gözümüzün görebildiği alanlarda bile hata yapmamıza neden olabiliyor. Bu yüzden, herkesin kendi üzerine düşen sorumluluğu alıp, yetkinliğini geliştirip, süreçleri çok iyi analiz edip hareket etmesi gerekiyor.
Sadece ülkemizde değil, dünyada da ERP ve CRM geçişlerinde çok sayıda başarısız proje var. Fakat ilginçtir onlarca yıldır aynı hatalar, aynı organizasyonel bozukluklar, aynı kısır döngüde ilerlemeler değişmedi ve değişmeyen bakış açısı ile bu başarısız projelere yenileri eklenerek devam edecek gibi görünüyor.